Türk Filmlerine Aralanan Perde
80’li yıllara kadar Türk mutfağı ya da herhangi bir mutfak kültürü tanıtımından çok burjuvazi eleştirisi, zengin ve fakir mutfağı arasındaki yorumlamalar şeklinde geçen filmlerin, 90’lı yıllarda daha çok bir masa etrafında toplanan ve yemekten haz alma özelliğine atıf yapan filmlerden oluştuğu görülüyor.
Özellikle Türk yemek kültürü konusunda keskin bakış açılarının olmadığı, gerçek anlamda “yemek kültürü filmleri” ifadesinden yoksun olan filmler, Türk yemek kültürünün beyaz perdede dışarıya aktarımı konusundaki eksikliğini de gözler önüne serdi. Türk yemek kültürünün beyaz perdeye yansıması anlamında Başar Sabuncu’nun Zengin Mutfağı filminden kesinlikle bahsetmek gerekiyor.
Zengin Mutfağı (1988)
Türker İnanoğlu’nun yapımcılığını üstlendiği yönetmen Başar Sabuncu’nun 1988 yılındaki filmi Zengin Mutfağı Şener Şen ile Nilüfer Açıkalın’ı bir araya getiriyor. Filmde zengin mutfağındaki farklı sınıfsal dinamiklerden hareketle Türk mutfak kültürüne yönelik farklı bakış açıları da ön plana çıkıyor.
Özellikle Türk yemek kültürü konusunda keskin bakış açılarının olmadığı, gerçek anlamda “yemek kültürü filmleri” ifadesinden yoksun olan filmler, Türk yemek kültürünün beyaz perdede dışarıya aktarımı konusundaki eksikliğini de gözler önüne serdi. Türk yemek kültürünün beyaz perdeye yansıması anlamında Başar Sabuncu’nun Zengin Mutfağı filminden kesinlikle bahsetmek gerekiyor.
Zengin Mutfağı (1988)
Türker İnanoğlu’nun yapımcılığını üstlendiği yönetmen Başar Sabuncu’nun 1988 yılındaki filmi Zengin Mutfağı Şener Şen ile Nilüfer Açıkalın’ı bir araya getiriyor. Filmde zengin mutfağındaki farklı sınıfsal dinamiklerden hareketle Türk mutfak kültürüne yönelik farklı bakış açıları da ön plana çıkıyor.
- Emre Çelik
Yorumlar 0